Antibiyotikler neden günümüzde gitgide daha az işe yaramaya başladı ? Hangi süreçler sonucu bakteriler dirençli olmaya başladılar ? Bunun doğal seçilim ile ne alakası olduğunu merak ediyorsanız seyretmenizi tavsiye ederim.
Antibiyotikler neden günümüzde gitgide daha az işe yaramaya başladı ? Hangi süreçler sonucu bakteriler dirençli olmaya başladılar ? Bunun doğal seçilim ile ne alakası olduğunu merak ediyorsanız seyretmenizi tavsiye ederim.
Antibiyotikler neden günümüzde gitgide daha az işe yaramaya başladı ? Hangi süreçler sonucu bakteriler dirençli olmaya başladılar ? Bunun doğal seçilim ile ne alakası olduğunu merak ediyorsanız seyretmenizi tavsiye ederim.
Antibiyotikler neden günümüzde gitgide daha az işe yaramaya başladı ? Hangi süreçler sonucu bakteriler dirençli olmaya başladılar ? Bunun doğal seçilim ile ne alakası olduğunu merak ediyorsanız seyretmenizi tavsiye ederim.
Mavi kıyamet - kıyamet kopuyor nerdesin - BAKTERİM.COM
kmlzkn , кмℓzкη
www.bakterim****
mavi kıyamet
kıyamet kopuyor nerdesin
Mavi kıyamet - kıyamet kopuyor nerdesin
Bilirmisin sevgilim ne haldeyim
Duyarmısın sesini kulaklarında
Ah bir bilsen sevgilim
Ben sana hasretim
Hayatımda kimse yok
Gel desem gelirmisin
Ah bir bilsen sevgilim
Ben sana hasretim
Hayatımda kimse yok
Dön desem dönermisin
Kıyamet kopacak nerdesin
Bedenim yanacak gelirmisin
Yüreğim kavruldu küllerim savruldu
Bir rüzgar gibi geçtin acımadan
Çok yalnız kaldım
Sensizlikle zor yaşadım
Suçum neydi allahım
Niye onu benden aldı
Ne oldu? nasıl oldu? anlamadım
Birden birden karşıma çıktın
Sonra hayallerimi süsleyen rüyalarıma giren
Tatlı bir telaşım oldun..
Ve yine ne olduğunu anlamadan ansızın hayatımdan çıkıp gittin..
Kıyamet kopsun ne çıkar
Yeterki yeterki senli baharlar bitmesin.
Ben seni ben seni çok sevdim tatlı telaşım
Ama sen sana olan aşkımı hep başka baharlara erteledin
Bense sana olan aşkımı sevgimi benliğimi ve sende kaybolmuş bu yüreğimi ıssız bir adada kimsenin bulamayacağı bir kutunun içine kilitledim..
Şimdide sana yalvarıyorum
Ne olur ne olur tatlı telaşım
Yine bir bahar rüzgarıyla gelde
Sana olan aşkımı sevgimi benliğimi ve sende kaybolmuş yüreğimi saklıdığım kutunun kilidini kır..
Çünkü ben sensiz ölmek istemiyorum..
Kıyamet kopacak nerdesin
Bedenim yanacak gelirmisin
Yüreğim kavruldu küllerim savruldu
Bir rüzgar gibi geçtin acımadan
Çok yalnız kaldım
Sensizlikle zor yaşadım
Suçum neydi allahım
Niye onu benden aldı..
Insanlar zamanın yüzde 99.9'unda yoktu, evrenin yüzde 99.9'den fazlası boş, bize gelene kadar çok fazla yok oluşlar olmuş. Halen evrenin bize yönelik bir amacı olduğunu mu düşünüyorsunuz ?
Peki bağırsaktaki bakteri olsaydınız, insanların amacı bize ideal havasız bir yaşama ortamı sağlamak olduğunu mu düşünürdünüz ?
Richard Dawkins gençlere yönelik olarak Evren, Dünya, canlılar ve diğer birçok konuya ilişkin sorulara bilimle cevap verdiği son kitabı The Magic of Reality'deki "İlk İnsan Kimdi?" adlı bölümde bahsi geçen, gözle görülemeyen evrimi (diğer bir deyişle bakteri ve virüslerdeki kadar hızlı görülmeyen) kavrayabilmemiz için bir düşünce deneyi gerçekleştiriyor. Evrim sürekli devam eden bir süreç. Bu yüzden milyonlarca yıllık bir ağaç üzerinde sadece belli duraklardaki dallara bakarak çeşitli isimler veriyoruz: Homo sapiens (modern insan), Homo erectus, Homo neanderthalensis gibi... Hepsi bu zincirin bir devamı olduğundan ilk insan kimdi sorusu da anlamını yitiriyor. Önce bebek, sonra çocuk, sonra yetişkin, en sonunda da yaşlanmamız gibi bu kesintisiz süreç hep devam ediyor ve bebeklik, çocukluk vs. diye adlandırdığımız, ancak kendimizde göremediğimiz bu aşamaları fotoğraf karelerine aldığımızda bir ayrım yapabiliyoruz ancak.
Kitap bir yayınevi tarafından henüz Türkçe'ye çevrilme aşamasında.
Richard Dawkins gençlere yönelik olarak Evren, Dünya, canlılar ve diğer birçok konuya ilişkin sorulara bilimle cevap verdiği son kitabı The Magic of Reality'deki "İlk İnsan Kimdi?" adlı bölümde bahsi geçen, gözle görülemeyen evrimi (diğer bir deyişle bakteri ve virüslerdeki kadar hızlı görülmeyen) kavrayabilmemiz için bir düşünce deneyi gerçekleştiriyor. Evrim sürekli devam eden bir süreç. Bu yüzden milyonlarca yıllık bir ağaç üzerinde sadece belli duraklardaki dallara bakarak çeşitli isimler veriyoruz: Homo sapiens (modern insan), Homo erectus, Homo neanderthalensis gibi... Hepsi bu zincirin bir devamı olduğundan ilk insan kimdi sorusu da anlamını yitiriyor. Önce bebek, sonra çocuk, sonra yetişkin, en sonunda da yaşlanmamız gibi bu kesintisiz süreç hep devam ediyor ve bebeklik, çocukluk vs. diye adlandırdığımız, ancak kendimizde göremediğimiz bu aşamaları fotoğraf karelerine aldığımızda bir ayrım yapabiliyoruz ancak.
Kitap bir yayınevi tarafından henüz Türkçe'ye çevrilme aşamasında.
Insanlar zamanın yüzde 99,9999unda yoktu, evrenin yüzde 99,99999den fazlası boş, bize gelene kadar çok fazla yok oluşlar olmuş. Halen evrenin bize yönelik bir amacı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Peki bağırsaktaki bakteri olsaydınız, insanların amacı bize ideal havasız bir yaşama ortamı sağlamak olduğunu mu düşünürdünüz ?
Richard Dawkins gençlere yönelik olarak Evren, Dünya, canlılar ve diğer birçok konuya ilişkin sorulara bilimle cevap verdiği son kitabı The Magic of Reality'deki "İlk İnsan Kimdi?" adlı bölümde bahsi geçen, gözle görülemeyen evrimi (diğer bir deyişle bakteri ve virüslerdeki kadar hızlı görülmeyen) kavrayabilmemiz için bir düşünce deneyi gerçekleştiriyor. Evrim sürekli devam eden bir süreç. Bu yüzden milyonlarca yıllık bir ağaç üzerinde sadece belli duraklardaki dallara bakarak çeşitli isimler veriyoruz: Homo sapiens (modern insan), Homo erectus, Homo neanderthalensis gibi... Hepsi bu zincirin bir devamı olduğundan ilk insan kimdi sorusu da anlamını yitiriyor. Önce bebek, sonra çocuk, sonra yetişkin, en sonunda da yaşlanmamız gibi bu kesintisiz süreç hep devam ediyor ve bebeklik, çocukluk vs. diye adlandırdığımız, ancak kendimizde göremediğimiz bu aşamaları fotoğraf karelerine aldığımızda bir ayrım yapabiliyoruz ancak.
Kitap bir yayınevi tarafından henüz Türkçe'ye çevrilme aşamasında.
Richard Dawkins gençlere yönelik olarak Evren, Dünya, canlılar ve diğer birçok konuya ilişkin sorulara bilimle cevap verdiği son kitabı The Magic of Reality'deki "İlk İnsan Kimdi?" adlı bölümde bahsi geçen, gözle görülemeyen evrimi (diğer bir deyişle bakteri ve virüslerdeki kadar hızlı görülmeyen) kavrayabilmemiz için bir düşünce deneyi gerçekleştiriyor. Evrim sürekli devam eden bir süreç. Bu yüzden milyonlarca yıllık bir ağaç üzerinde sadece belli duraklardaki dallara bakarak çeşitli isimler veriyoruz: Homo sapiens (modern insan), Homo erectus, Homo neanderthalensis gibi... Hepsi bu zincirin bir devamı olduğundan ilk insan kimdi sorusu da anlamını yitiriyor. Önce bebek, sonra çocuk, sonra yetişkin, en sonunda da yaşlanmamız gibi bu kesintisiz süreç hep devam ediyor ve bebeklik, çocukluk vs. diye adlandırdığımız, ancak kendimizde göremediğimiz bu aşamaları fotoğraf karelerine aldığımızda bir ayrım yapabiliyoruz ancak.
Kitap bir yayınevi tarafından henüz Türkçe'ye çevrilme aşamasında.
Ülkelerin, en önem verdikleri konulardan biri, "savunma"dır. İçten ve dıştan gelebilecek her türlü tehdite karşı daima hazırlıklı olmalıdırlar. Bir ülkenin ayakta kalabilmesi için düzenli bir orduya sahip olması şarttır. Ülkenin bütünlüğü esastır. Bu amaçla askeri eğitime büyük özen gösterilir ve ordular en modern teçhizatlarla donatılır.
Aynı durum insanlar için de geçerlidir. İnsanların da düşmanları vardır. Ancak bu düşmanları göremeyiz, hatta onların farkında bile olmayız. Fakat hep onlar hep oradalar. Soluduğumuz havada, içtiğimiz suda, yediğimiz yemekte... Kısacası hayatın sürdüğü her yerde...
Doğduğumuz andan itibaren etrafımız görünmeyen sinsi ve saldırgan bir topluluk tarafından kuşatılır. Bunlar mikroplardır: Bakteriler, mantarlar ve virüsler... Yerler, ürerler, avlarlar ve avlanırlar.
Ancak her türlü dış tehtide karşı bizi ustaca koruyan bir ordu, bedenimizde hep hazır bulunur: "Savunma sistemi"miz!
Üyelerinin sayısı 1 trilyonu geçen sistematik topluluk...
Evrende bilinen en kalabalık, en düzenli ve en disiplinli ordu!
Bu filmde, yaşadığımız ortamı paylaştığımız mikro-canlıları, mikropları tanıyacak ve bedenimizin onlara karşı verdiği mücadeleye tanık olacaksınız.
Ülkelerin, en önem verdikleri konulardan biri, "savunma"dır. İçten ve dıştan gelebilecek her türlü tehdite karşı daima hazırlıklı olmalıdırlar. Bir ülkenin ayakta kalabilmesi için düzenli bir orduya sahip olması şarttır. Ülkenin bütünlüğü esastır. Bu amaçla askeri eğitime büyük özen gösterilir ve ordular en modern teçhizatlarla donatılır.
Aynı durum insanlar için de geçerlidir. İnsanların da düşmanları vardır. Ancak bu düşmanları göremeyiz, hatta onların farkında bile olmayız. Fakat hep onlar hep oradalar. Soluduğumuz havada, içtiğimiz suda, yediğimiz yemekte... Kısacası hayatın sürdüğü her yerde...
Doğduğumuz andan itibaren etrafımız görünmeyen sinsi ve saldırgan bir topluluk tarafından kuşatılır. Bunlar mikroplardır: Bakteriler, mantarlar ve virüsler... Yerler, ürerler, avlarlar ve avlanırlar.
Ancak her türlü dış tehtide karşı bizi ustaca koruyan bir ordu, bedenimizde hep hazır bulunur: "Savunma sistemi"miz!
Üyelerinin sayısı 1 trilyonu geçen sistematik topluluk...
Evrende bilinen en kalabalık, en düzenli ve en disiplinli ordu!
Bu filmde, yaşadığımız ortamı paylaştığımız mikro-canlıları, mikropları tanıyacak ve bedenimizin onlara karşı verdiği mücadeleye tanık olacaksınız.
Bakteriler Yangın söndürüyor